Uğur Kurt davasında savcı yine ‘taksir’ dedi

İstanbul’daki Okmeydanı Cemevi’nde 2014’te cenaze törenine katılmak üzere bekleyen Uğur Kurt’u öldüren polis Sezgin Korkmaz’ın yeniden yeniden yargılandığı davada savcı mütalaasını değiştirmedi. Sanık polis Sezgin Korkmaz’a “taksirle ölüme neden olma” suçundan 2 yıldan 6 aya kadar hapis cezası istedi.

DHA’nın haberine göre; Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) geçen yılın mart ayında Kurt’un yaşam hakkının ihlal edildiğine karar vererek, ilk yargılama kapsamında Nisan 2017’de 12 bin 100 liraya mahkum edilen Korkmaz’ın yeniden yargılanmasına karar verdiği dava görülmeye devam ediyor. İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen bugünkü duruşmaya, maktul Uğur Kurt’un eşi Narin Kurt ve taraf avukatları katıldı. Duruşmayı CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik de takip etti.

‘BABASIZLIĞA MAHKUM EDEN KİŞİYE CEZA VERİLMİYOR’

Söz alan Uğur Kurt’un eşi Narin Kurt, “Masum bir insanın kolluk kuvveti tarafından yaşam hakkının elinden alınması ve bizim yaklaşık 10 yıldır adalet arıyor olmamız çok acı. Sanığa 12 bin 100 lira para cezası veren hakim heyetini kınıyorum. Ve asla kabul etmiyorum. Oğlum, babası öldürüldüğünde 1,5 yaşındaydı. Bundan sonraki hayatında babasızlığa mahkum eden kişiye ceza verilmiyor olması çok acı. Oğlum büyüyor ve süreci sorgulamaya başladı. Oğluma yaşadığımız adaletsizliği anlatamıyorum. Biz haklı davamızda yüce adalete ve sizin vicdanınıza sığınıyoruz. Bu zamana kadar yaşadığımız haksızlığın son bulmasını ve adalet terazisinde eşit tartılmayı ben ve ailem adına sizden umutla bekliyoruz” dedi.

GÖRÜNTÜLERİN İZLENMESİ VE YENİ BİLİRKİŞİ RAPORU TALEPLERİ REDDEDİLDİ

Kurt ailesinin avukatı Turgut Kazan da polislerin olay anında bulunduğu konumun yukarıda, cemevinin aşağıda olduğunu vurgulayarak polisin görüşünün tam olduğunu ifade etti. Kazan, görüntülerin izlenmesini, yeniden bilirkişi raporu alınmasını talep etti. Mahkeme, bu talepleri reddetti.

2 YILDAN 6 YILA KADAR HAPİS İSTEDİ

Duruşma savcısı esas hakkındaki mütalaasında, toplanan delillere göre mahkemenin suç vasıflandırmasının yerinde olduğunu, sanığın somut olayda dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket ederek maktulün ölümüne sebebiyet verdiği belirtildi. Mütalaada, sanığın “Taksirle ölüme neden olma” suçunu işlediği, ancak AYM kararında cezanın eylemle orantılı olması ve ihlalin ortadan kaldırılması gerektiğinden 2 yıldan 6 yıla kadar hapsi ve alt sınırdan uzaklaşılarak verilen cezanın paraya çevrilmesine yer olmadığına karar verilmesi talep edildi. (HABER MERKEZİ)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir